Gizem ERTÜRK

Türkçe sözlü punk rock’ın yıkılmayan kalesi Second, büyük ilgi gören yeni şarkılarının ardından, yaş sınırı olmayan özel bir konserle geçtiğimiz aylarda sahnelere geri döndü. Enerjisi hiç tükenmeyen şarkılarıyla yıllar içinde kitlesini büyüten grup, punk rock türünün devleri NOFX, Yellowcard, Mxpx gibi gruplar ile İstanbul’da aynı sahneyi paylaştı. 2020 yılının başında çıkardıkları Aklımda Bi Kördüğüm ile yeni bir pop-punk hikayesi yazmaya başlayan Second ardından İki Bomba, Kül Olana Kadar ve Fuck Galileo şarkılarını yayınladı. Grubun kurucu üyesi Özgün Semerci’nin yanında, son dönem Second üretimlerinin mimarı prodüktör Kerem Brumend, Türkiye punk rock sahnesinin yıldız isimleri Alican Şalt, Parham A.G’den oluşan yeni Second’ın vokali Özgün Semerci stüdyoda sorularımızı yanıtladı.

ο Zorlu’daki konser inanılmazdı. Gerçekten orada olmak lazım anlayabilmek için. Orada olan biri olarak o gençler, o tutku, tüm şarkıların ezbere söylenmesi. Bir müzisyen olarak ne hissettiriyor?

Fazlaca şarkı birikince ve içimizden geçenleri paylaşmayı çok özleyince yapacak bir şeyimiz kalmamıştı. Seyirciyle buluşmak zaten her zaman harika. Zorlu konseri ise doğaüstü bir olay gibiydi. Her şarkının her kelimesini bilen bir seyirciye çalmak inanılmaz bir his.

ο Second cephesinden arka arkaya güzel haberler gelmeye devam ediyor. Önümüzdeki Nilüfer ve Mix Fest var. Nasıl gidiyor hazırlıklar? Heyecanlı mısınız

Hazırlıklar tam gaz. Daha hızlı nasıl çalarız, nasıl playlist’e daha fazla şarkı ekleriz, sahnede nasıl daha çok eğleniriz, eğlendiririz bunlar üzerine hem stüdyoda hem prodüksiyon olarak çalışıyoruz.

ο Yeni şarkılar için stüdyoya girdiğiniz duyumunu aldık. Second’ın sonbahar ve kış planları neler?

Bol bol şarkı, bol bol konser diye umuyoruz. Second’ın gelmiş gecmiş en yoğun dönemlerinden birine giriyoruz.

 

Bu gönderiyi Instagram’da gör

 

A post shared by @secondthat2

ο Punk müziğin özellikle genç nesil tarafından yeniden keşfedilip sahiplenmesiyle ilgili neler düşünüyorsunuz?

Süper bir şey tabii bu, olan bitenle gurur duyuyoruz. Yapanı da dinleyeni de destekliyoruz. Second özelinde ise, bizi dinleyen bir punk rock kitlesi hep vardı ve hep destek gördük açıkcası. Gaza gelmemizi sağlayan kemik kitlemize sonsuz teşekkürler. Şarkılarımız Spotify’da yokken hatta bir sosyal medya sayfamız yokken bile bile her gün onlarca mail ve mesaj attılar.

ο Sadece dinleyici olarak değil zehir gibi genç müzisyenler de geliyor alttan. Bu anlamda öncülerden olmak ne hissettiriyor?

Öncü olduğumuzu söyleyemem. Biz en uzun soluklularından biriyiz diyelim ya da başladığı türde devam eden desem daha doğru. Bunu istikrar olarak gören, öykünen genç müzisyenler varsa ne mutlu bize. Ayrıca yeni dönem gruplarını çok seviyoruz, kendimize daha yakın buluyoruz.

 

ο Bir sürü güzel üretim, konser ve festivallerin yanı sıra yasaklar, iptaller ve türlü baskıların da olduğu bir dönemdeyiz. Herkesin gözü 2023’te sizce gelecek nasıl gelecek?

Konser ve festival iptalleri inanılmaz umut kırıcı bir etki yaratıyor. Umudu kırılan herkesi anlayabiliyorum. Gelecek adına umut edebilmek için, bugün geleceği değiştirecek ya da bu yolda adımlar atıyor olmalıyız teoride. Ancak çok edilgen bir pozisyondayız uzun süredir. Bu açıdan umutlu olmak için çok da fazla sebep yok. Ayrıca salt umut, insanı tembelliğe de itebilir. Buna ‘düzelicez inşallah’ tarzı bir cevap veremeyeceğim açıkçası. Düzelteceğiz inşallah demek istiyorum. Müthiş parlak bir döneme girmiyoruz belli ki. Ama tabii ki oturup ağlamayacağız. Buradayız, hep beraberiz.

ο Eklemek istedikleriniz?

Yalnız değilsiniz.

 

BONUS:

Secon’dan festival yolunda dinlenecek şarkı önerileri:
– Jeff Rosenstock – Festival Song; Şarkı altyapı ve his olarak tam bir festival şarkısı olsa da sözleri son dönemde yazılmış en politik ve en müthiş sözlerden bir tanesi.
– Homeless Gospel Choir – Normal; İnanılmaz bir şarkı, dinlerken gaza gelmemek mümkün değil.
– The Menzingers – Lookers; Bu şarkı da festivalde birine aşık olabilme ihtimalinin şarkısı olabilir. Böyle bir yakalayacılık olamaz. Bon Jovi nakaratları kadar güçlü bir nakarata sahip bir pop punk şarkısı.
– A Day To Remember – All I Want; Ne zaman ihtiyacın olsa her zaman arkanda dağ gibi duracak şarkılardan biri. Cesaret hapı içmek gibi.
– Ezginin Günlüğü – Bahçedeki Sandal; Bu festival yoluyla alakalı değil ama bu şarkıyla ilgili beynim bana bir hikaye kurup saçma sapan bir şaka yapıyor her seferinde. Senaryoda bir metal festivalinde Blind Guardian izleyeceksin. O an geldi ve Bard’s Song çalacaklar. Vokalist Hans şarkıyı görkemli sesiyle sundu, ışıklar karardı ve başlıyor. Ama Bahçedeki Sandal çalıyorlar. Her dinlediğimde aynı şeyi hissediyorum. Abartılmayı hak edecek kadar iyi bir melodi.