Zeynep TOKER
zeynep.toker@yellowbos.com
Kendine has tarzıyla dikkat çeken kadın mc’lerinden Rozz Kalliope ile Universal Music Türkiye etiketiyle yayınladığı yeni single çalışması, Bazen‘i konuştuk. Elektronik altyapısıyla dikkat çeken yüksek tempolu bu şarkı için, “Her yönüyle içime sinen ve sonuçtan memnun kaldığım bir çalışma” diyen Rozz Kalliope, müzik yaparken önceliğinin ritim ve melodinin kulağa hoş gelmesi olduğunu söylüyor.
İlerleyen dönemlerde albüm çıkarmayı düşünüyor mu diye sorduğumuzda, şimdilik böyle bir planının olmadığını dile getiren Kalliope, “Müzik artık çok hızlı tüketildiği için insanlar şarkıları en fazla 2 hafta dinliyor ve sonrasında unutuluyor” dedi ve arayı çok açmadan single çıkaracağını müjdeledi.
ο Geçtiğimiz günlerde Universal Music Türkiye etiketiyle yayınlanan Bazen isimli yeni single çalışmanızla dinleyicilerinizle buluştunuz. Bu parçanın hazırlık sürecini sizden dinleyebilir miyiz?
Kaydettiğim demoyu prodüktör arkadaşım Denizkan Boz’a gönderdim o da üzerine beat’i yaptı sonrasında stüdyoya gidip kaydını aldık. Sonrasında fotoğraf çekimi ve şarkının visualizer kısmında Zobunus (Emre Barut) ile çalıştık. Her yönüyle içime sinen ve sonuçtan memnun kaldığım bir çalışma oldu benim için.
ο Şarkılarınızı nasıl ortaya çıkarıyorsunuz? Önce sözler sonra beat mi? Yoksa tam tersi, önce beat sonra sözler mi?
Beğendiğim herhangi bi’ beat’in üzerine sözleri yazıyorum. Her zaman önce nakarat kısmından başlarım, nakarat şekillendikten sonra bir demo kaydedip kulağa nasıl geldiğine bakıyorum. Memnum kaldıysam şarkının kalan kısımlarını bitiriyorum.
ο Almanya’da doğup daha sonra 15 yaşında Türkiye’ye gelmişsiniz. Hal böyle olunca kendinizi arada kalmış, adapte olamamış hissetiniz mi?
Evet. Özellikle Türkiye’ye geldiğim ilk sene çok zorlanmıştım çünkü Türkçem çok berbattı yani çoğu kelimeyi bilmiyordum okulda ve iletişimde baya zorluk çekiyordum. Bazı kelimeleri yanlış telaffuz ettiğimde dalga geçenler oluyordu. Bazıları bana “Alman”, “Almancı”, “Gavur” diye hitap ediyordu. Kendi memleketimde yabancı gibi hissediyordum. Seneler içerisinde kitaplar okuyarak Türkçemi geliştirmeye çalıştım. Deyimlerin anlamları aklımda kalması için kısa şiirler yazıyordum mesela.
‘İYİ MÜZİK YAPIP LİSTELERDE OLMAYAN ÇOK MÜZİSYEN VAR’
ο Müziğinizi dinleyicilerle paylaşırken nelere dikkat ediyorsunuz? Hem sizi hem de müziğinizi hangi yönleriyle dikkate almalarını istiyorsunuz?
Müzik yaparken öncelik benim için ritim ve melodinin kulağa hoş gelmesi, şarkının akıcı olması. Dinleyicilerim şarkılarımı dinlediğinde dillerine dolanıyorsa ne mutlu bana.
ο Lise zamanından beri rap müziğe ilginiz olduğunu biliyoruz ama asıl ‘ben bunu profesyonel olarak da yapacağım’ dediğiniz kırılma noktası ne olmuştu hatırlıyor musunuz?
Kendi şarkılarımı yapmaya başlamadan önce elektronik müziğe çok merak sarmıştım. 2 sene araştırma ve videolar izleyerek beat nasıl yapılır program nasıl kullanılır, synthesizer ile sıfırdan sesler nasıl yapılır vesaire bunları öğrenmiştim önce. “Gesaffelstein”ın trackleri beni çok etkilemişti. Sonrasında elektronik müzik yapmaya başladım ama yaptığım parçaları hiç yayınlamadım. Kendi yaptığım beat ve sıfırdan yarattığım synthesizer seslerini içeren, sözleri Almanca olan ilk eserim Benjamins‘i 2017’de yayınladım. Müziğe başlama sürecim bu şekilde oldu diyebiliriz.
‘ALBÜM ÇIKARMA PLANIM ŞİMDİLİK YOK’
ο Müzik dinleme platformları, listeler sizce sanatçıların ‘başarıları’ için doğru bir ölçüt mü?
İyi müzik yapıp listelerde olmayan çok müzisyen var, o yüzden bence alakası yok.
ο Önümüzdeki süreçte planlarınız arasında neler var? Her şeyin çok hızlı tüketildiği bir dönemdeyiz ama yine de ilerleyen dönemde bir albüm yayınlamayı düşünüyor musunuz?
Albüm çıkarma planım şimdilik yok çünkü dediğiniz gibi müzik artık çok hızlı tüketildiği için insanlar şarkıları en fazla 2 hafta dinliyor ve sonrasında unutuluyor. Arayı çok açmadan single çıkarmak benim için daha rahat oluyor.