Çağatay YILMAZ
cagatay.yilmaz@yellowbos.com

Uzaktan biraz çıtkırıldım görünse de Kelly Moran, enstrümanının başına geçince yerden yükselip devleşiyor. Piyano tınıları üzerine özgür doğaçlama serileriyle büyük beğeni toplayan müzisyen, dinleyenleri yoğun duygu akışlarına sürüklüyor. Moran’ın kayıtlarını temel alan, kuyruklu piyano eşliğinde gerçekleşecek Sónar Istanbul’daki performansına; büyüleyici bir canlı A/V şov eşlik edecek. Yani ilginç bir konser deneyimi bizi bekliyor. Festival öncesi Kelly Moran ile konuştuk.

ο Görsellik sahnenizde önemli. Tasarımda sizin rolünüz nasıl?

Büyük bir rolüm var. Bazı parçaları bizzat yaptım. Diğer videoları yapmak için tasarımcılarla görüştüğümde de aklımdakilerle bağlantılı olması için yönlendirdim. Ama tabii ki kendi tarzlarını yansıtmaları için yeterli alanları da vardı. Görselliğin ve müziğin birbirine bağlı olması önemli, bu yüzden tasarımcılara parçaların yapılarından kısımlar da gönderdim.

ο Büyük görsel tasarımların seyirciyi yönlendirdiğini, hayal güçlerini kısıtladığını söyleyenler de var. Ne dersiniz?

Hayal güçlerini kısıtladığımı düşünmüyorum. Amacım bu parçaları çalarken ne hissettiğimi seyirciye yansıtmak ve bir saatliğine dünyama davet etmek. Herkes müziğimi kendi başına dinlerken kendi hayal gücüne ve deneyimlerine sahip olabilir. Ama dediğim gibi, canlı gösterim tamamen benim dünyama girmeleriyle alakalı. Gösteriyi kısıtlayıcı bulurlarsa gözlerini kapatabilirler!

ο Ultraviolet albümünüzde doğayı andıran birçok ses duyuyoruz. İlhamınız doğa diyebilir misiniz?

Doğadan ilham alıyorum ama doğrudan müziğimin bir parçası olmuyor. Benim için daha çok felsefi olarak orada. Müziği yazarken doğada hissettiğim duyguları yansıtmaya çalışıyorum. Özgür, teklifsiz, zahmetsiz… Kendimi açık hissetmeye ve küçük şeyleri çok düşünmemeye gayret ediyorum. Fark ettiğim bir şey, doğanın güzel olmak için çabalaması gerekmiyor. Öyle, zahmetsizce güzel. Ben de kayıtlarımda bunu yapmaya çalışıyorum.

 

Bu gönderiyi Instagram’da gör

 

kelly🎹 (@kellymoran__)’in paylaştığı bir gönderi ()

‘KEŞFETMEK İÇİN SABIRSIZLANIYORUM’

ο İstanbul denince aklınıza nasıl müzikler geliyor? Şehre özel bir parça çalışacak olsanız, nasıl sesler olurdu içinde?

Dürüst olmak gerekirse İstanbul’da daha önce hiç bulunmadım, müzik dünyası nasıl bilmiyorum. Sanırım ziyaret edip nasıl hissettirdiğini görene kadar beklemem gerekecek. Her yerin kendi karakteri var ve içimden yeni bir şey çıkarıyor. Yani İstanbul’un bana kendi, özgün biçimiyle ilham vereceğine eminim. Keşfetmek için sabırsızlanıyorum!

ο Setlist’inizi gittiğiniz şehre özel mi hazırlıyorsunuz? İstanbul’da seyirciyi ne bekliyor?

Genellikle her şehirde aynı listeyi çalıyorum çünkü çok belirli bir gidişata göre hazırladım. Bazen sonlarda fazladan şarkılar oluyor, seyirci de isterse fazlasını çalmaktan mutlu olurum! Ultraviolet’in tamamı ve Origin’den parçalar olacak.

 

Published On: 12 Eylül 2020Categories: AnlatıyorTags: , , , ,