Zeynep TOKER
zeynep.toker@yellowbos.com
Can Bayrak ile 2024 yılında yayınlayacağı albümünün habercisi olan yeni single çalışması Zaman‘ı konuşmak için bir araya geldik. Sonu gelmeyen ve hayata teslim olmayı öğreten süreçlerin birinde ortaya çıkan bu şarkı için “Umudunu ve neşesini kaybetmeyen, ama yerini de tam olarak bilemeyen bir ruhun hikayesi.” diyen Can Bayrak’a yeni albümünün hazırlık sürecini sorduğumuzda, “Hüzünlendirmekten çok neşelendirmeyi, dans ettirmeyi, iyi hisleri umudu açığa çıkaran üretimler yapmayı artık daha fazla önemsiyorum.” cevabını alıyoruz. Bayrak’ın albümüne dair detaylar, 2024 planları ve çok daha fazlası röportajımızda seni bekliyor, keyifli okumalar!
ο Zaman isimli single çalışmanızı geçtiğimiz aylarda yayınladınız. Bu parçanın hazırlık sürecini bizimle paylaşır mısınız?
Uzun zamandır aynı sahneyi paylaştığım grup arkadaşım Cem Şahin’le bugüne kadar kat ettiğimiz mesafenin bir sonucu olarak birlikte bir şarkı yapmak istiyordum. Geçtiğimiz yazın başında, ona yeni albümümde yer almasını düşündüğüm şarkılarımın demolarını dinletirken, o da bana hatları henüz net olmayan, oyun alanımızın daha geniş olacağı farklı bir materyal üzerinden çalışmamızı teklif etti. Zaman şarkısı o zaman sadece söz ve melodisi olan, içinde fikirler denediğim, kenarda duran bir projeydi benim için. Cem’le çalışmaya başlamamızdan kısa bir süre sonra şarkının düzenlemesi tamamlandı. Şarkıyı ilk zamanlar daha elektronik bir altyapı üzerinde düşünerek kaydetmiştik. Sonrasında, sürece analog synth kayıtları için katılan Emre Ataker’in de tavsiyesiyle şarkının altyapısının akustik bir davulla daha dinamik ve güçlü tınlayacağını düşündük ve kendi şarkılarını yapmak dışında iyi de bir davulcu olan kuzenim Şafak Ezer’le (Saze) Pür Stüdyoları’nda bir akustik davul kaydı aldık. Bas gitarda Umut Oymak, gitarlarda Cem Şahin’in dokunuşlarıyla, sonraki süreç büyük oranda ev ortamında yaptığımız kayıtlarla geçti. Yaz bitiminde herşey tamamlanınca da Çağan Tunalı’nın mix ve mastering süreçleri bitiminde Zaman son halini aldı ve Noiseist etiketiyle 29 Eylül 2023 tarihinde yayınlandı.
ο Zaman ile Can Bayrak’ın hangi zamanına, anına, nasıl bir ruh haline eşlik ediyoruz?
Zaman aslında hepimizin hayat akışı içinde maruz kaldığı; o meşhur, sonu gelmeyen, bizi test edercesine sabretmeyi ve bir anlamda hayata teslim olmayı öğreten süreçlerimden birinde ortaya çıktı. İkili ilişkilerde ya da hayatın herhangi bir alanında hepimizin dönem dönem yaşadığı bir afallama sürecini anlatıyor. Tamamlanmamışlık hissi veren, hikayenin sonu böyle olmamalı dediğim bir deneyimin içinde, duygular, arzular ve aşk üçgeninde her şeyin daha da belirsiz, komplike ve zorlayıcı hal aldığı bir ruh hali. Tüm bu gelgitler içinde umudunu ve neşesini kaybetmeyen, ama yerini de tam olarak bilemeyen bir ruhun hikayesi.
ο Emre Ataker, Burak Gürpınar, Çağan Tunalı gibi isimler de yer alıyor bu single’da. Bu parçada birlikte çalışacağınız isimlere nasıl karar verdiniz? O süreç nasıl ilerledi?
Çağan Tunalı, ilk albüm sürecimden bu yana birlikte çok rahat çalıştığım bir yakınım ve dostum oldu artık. Birlikte iş yaptığım, projelerde yer aldığım insanların çalışma yapılarını, prensiplerini ve kişiliklerini öğrendikçe, birlikte çalışmanın veriminin arttığını ve potansiyellerinin şarkılarıma daha iyi yansıdığını düşünüyorum. Bu anlamda Emre Ataker de şarkıma, varlığıyla her zaman olduğu gibi katkısını en güzel şekilde sundu. Burak Gürpınar zaten benim çocukluk idollerimden birisi. Onun stüdyosunda bir davul kaydı almış olmak, şarkım üzerine yorumlar ve tavsiyeler almak da benim için sürecin en keyifli ve besleyici taraflarından biri oldu. Onların yanında şarkı prodüksiyon sürecimin başından sonuna kadar Cem’le çalışmaktan da çok mutluyum. Senelerdir Marvin adındaki cover grubumuzda aynı sahneyi paylaşıp sayısız konserler verdikten sonra böyle bir projede aramızdaki kimyayı bir şarkı prodüksiyonu içinde kullanmak bence çok güzel sonuç verdi. Aynı şekilde Umut Oymak, Şafak Ezer gibi değerli müzisyenlerle, şarkımın görselleri üzerine harika işler çıkaran WeRabbit ekibi, Emre İpyurt ve Ceyda Artun’la da çalışmış olduğum için de kendimi şanslı hissediyorum.
ο Bu parça aynı zamanda 2024 yılında yayınlayacağınız albümünüzün de habercisi. Albüm hazırlık süreci nasıl ilerliyor?
Konu albüm olunca, zamanlamaların ve şarkıların olgunlaşma süreçlerinin biraz daha önem kazandığını düşünüyorum. Bu anlamda sürecin verimli bir aşaması içine girdiğimi söyleyebilirim. Her gün şarkılarımın demo kayıtları üzerinde çalışarak, onları detaylı taslaklar haline getirmeye gayret ediyorum. Yeni fikirler gelirse eskilerin yerine onları kaydediyorum. Biraz yap boz parçalarını tamamlamak gibi bir süreç benim için. Bu noktada şarkılarımın sound’u, yenilikçi fikirler içermesi ve anlatmak istediğim hikayeleri besleyen büyüten bir dünya yaratması yaptığım müziğin önemli bir yapıtaşını oluşturuyor. Ne zaman ki o şarkı her dinleyişimde bana bir hayal kurduruyorsa, bir yerlere alıp götürebiliyorsa, o zaman artık o sonsuz yapboz döngüsü içinden çıkıp şarkımı kayıt, mix ve mastering süreçlerine bırakacak şekilde ayrı bir yere koyuyorum kafamda. Yeni albümüme koyacağım şarkıları seçerken de; dinamik, duygusal derinliği olan, sound açısından doyurucu ve en önemlisi sahnede çalması keyifli, güçlü ve etkili olabilecek olan şarkılara daha çok ağırlık vermek istiyorum.
ο Dinleyicilerinizi nasıl bir albüm bekliyor? Nasıl konsept hakim olacak?
Kayboldum’u yayınladıktan sonra, hareketli, dinamik altyapılar üzerine şarkı yazmanın ve sonrasında sahnede çalmanın bana daha çok keyif verdiğini fark ettim. Bu açıdan; şarkılarımı yazarken, onları bir arada sunacağım albümümün genel ambiyansının da bu anlamda çok durağan olmamasına dikkat ediyorum. İnsanların hüzünlenmekten çok eğlenmeye, kendilerini salmaya, dağıtmaya daha fazla ihtiyaç duydukları bir dönemde yaşıyoruz. O bakımdan çok mutlu sözler yazamıyor olsam da müziğin, altyapının, o hikayeleri müzikle, melodilerle sunuş biçimlerinin bu karanlık etkiyi tam tersine dönüştürme gücü olduğunu da düşünüyorum. Hüzünlendirmekten çok neşelendirmeyi, dans ettirmeyi, iyi hisleri umudu açığa çıkaran üretimler yapmayı artık daha fazla önemsiyorum. Farklı akustik minimal versiyonlarıyla düşündüğüm şarkılarla da güzel bir denge yakalamayı hedefliyorum. Bu fikirler zamanla kafamda tam olarak oturduğunda, dinlemesi keyifli bir albüm çıkartacağıma eminim.
Bu gönderiyi Instagram’da gör
ο Müziğin bu kadar çabuk tüketildiği bir dönemde albüm yapıyor olmak sizi endişelendiriyor mu?
Evet, her şeyin çok çabuk tüketildiği, kolayca unutulduğu, anlaşılmak için değil hızlıca tüketilmek üzere kullanıldığı bir süreçte yaşıyoruz. Bu durum müzik piyasası için de geçerli. Ama Dünya’nın – belki de insanlığın demeliyiz – geldiği bu noktada, bunu değiştiremeyeceğimize göre, bu sistem içinde var olmanın yollarını aramak, bulmak ve ulaşabildiğimiz kadar fazla insana ulaşmak müzisyenler olarak bizim sorumluluklarımızdan bir tanesi bence. Bu durumlar bu sektörde varlığımızı sürdürmenin bir zorluğu gibi gözükse de, benim için kendi müziğimi yapma, hikayelerimi anlatma noktasında bir engel teşkil etmedi bugüne kadar. Müzik yazarken, bir şeyler üretirken her zaman beni motive eden en temel dürtü kendimi aşmak oldu. Hep daha iyisini yapmak, daha güzel şarkılar yazmak ve dinleyenlere sunmak için çabalıyorum. Bir yere ulaşmanın değil, sürecin içinde kalarak kendimi, müziğimi ve tüm potansiyelimi açığa çıkartabilmenin ve bunu herkesle paylaşmanın peşindeyim. Bu açıdan benim için üretmek ve buna her şartta ve koşulda devam etmek daha önemli. Bu olduğu sürece üretimimi hangi formatta sunarsam sunayım, iyi ve değerli olanın er ya da geç karşılığını alacağını düşünüyorum.
ο Yılın sonuna geldik. 2023 yıl sizin için nasıl geçti, 2024’ten beklentileriniz neler?
2023 benim için biraz hızlı geçti diyebilirim. Kişisel olarak daha durağan bir ruh hali içinde, gelecek üzerine planlamalar yaparak, projeler üreterek ve yeni şarkılar kaydederek geçirdim bu seneyi. Büyük hırslar peşinde koşmadım, bu sayede yeni albümüm için de güzel bir enerji topladım. Zaman‘ı yayınladıktan sonra çalışmalarıma hız vererek yoluma devam ediyorum. 2024’te sosyal medyada, YouTube gibi platformlar için daha fazla performans videoları çekip dinleyicilerimin sayısını artırmanın, daha geniş kitlelere ismimi müziğimi ulaştırmanın yollarını aramaya devam edeceğim. Ülkemizin malum ekonomik zorlanmalarından kurtulması, müzik ve eğlence sektörünün yeniden canlanıp her yönden daha kaliteli bir seviyeye çıkması ve tabii ki şarkılarımı sahnede dinleyicilerimle karşılıklı çalıp söylemek, bu seneden en öncelikli beklentim.
ο Son olarak, Back on Stage okurlarına ve dinleyicilerinize neler söylemek istersiniz?
Röportajımı buraya kadar okudukları için teşekkür ederim. Müziğimi dinleyen, zaman ayıran herkese çok teşekkürler. Yakında tekrar görüşmek dileğiyle. Sevgiler!
