Arda Aşık
Müzikten ilginç lezzetlere, tasarımlardan konserlere çok yönlü bir deneyim sunan Zuhal Konsept, Akasya’da birbirinden iyi sahne performanslarını izleyebileceğiniz gibi çeşitli workshop’lara ya da sevdiğiniz yazarın söyleşisine denk gelip, katılım sağlayabilirsiniz. Mağazadaki tüm enstrüman çeşitlerini dilediğiniz gibi saatlerce inceleyebilir ve deneyimleyebilirsiniz. 1976 yılından beri Türkiye’nin lider müzik markalarından biri olan Zuhal Müzik’in marka temsilcisi Umur Sungurlu ile Zuhal Konsept’i konuştuk.
❏ Zuhal Müzik inanılmaz projelerle karşımızda. Zuhal Konsept, Akasya’da neler var?
Zuhal Konsept, Akasya’da aslında her insan için bir dünya oluşturduk. A’dan Z’ye, Zuhal’in
geleneksel yapısı içerisindeki tüm enstrümanlar yer alıyor. Onun dışında Zuhal Performans markası altında çeşitli etkinlikler, workshop’lar, imza günleri düzenleniyor. Zuhal Konsept mağazasını asıl konsept yapan, her şeyin denenebilir olması. Farklı disiplinlerden çeşitli markaların yer alması. Başta Tamirhane var, yeme-içme sektöründe. Kitap ve plak kısmında ise Kırmızı Kedi var. Bobo diye bir kahve dükkanımız var. Dövmede Tattoom Gallery var. Tasarımda ve dijitalde söz sahibi olan Hipicon ilk defa fiziki bir mağazayla Zuhal Konsept’in içine girdi. Dans kısmında Depo Dans var. Evcil hayvan tasmalarında özellikle Zeedog bizimle beraber bu mağazanın içinde. Birçok markanın yer aldığı ve herkesin gelip burada vakit geçirebileceği bir yaşam alanı aslında.

 

Bu gönderiyi Instagram’da gör

 

Zuhal Müzik (@zuhalmuzik)’in paylaştığı bir gönderi ()

❏ Workshop’larda bizi neler bekliyor?
Uzun zamandır aslında çeşitli workshop’larımız oluyor. Önümüzdeki ay Doğaç Titiz’le
workshop’ımız var. Onun dışında dans workshop’larımız oluyor. Her hafta yeni bir etkinlik olduğu için hızlı bir sirkülasyon var, yakalamanızı öneriyorum. Her geldiğinizde farklı bir şeye rastlayabilirsiniz. Kırmızı Kedi tarafındada imza günleri oluyor. İmza günü dışında da keza müzikle ilgiliyse o yazar, performans da sergiliyor. Hipicon tarafından makrome atölyesi var. 15 kişilik kontenjanlar ile gelip istedikleri hayalini kurdukları desenleri hep beraber kolektif bir şekilde tasarlayıp üretiyorlar.
❏ Deneyimin satışla bütünleşmesinden bahsettiniz. Sizce insanlar için bu ne ifade
ediyor?
Bu sorunun cevabına iki taraftan bakacağım. Hiç bilmeyen, müziğe yeni başlayan biri
için oldukça kafa karıştırıcı. Çünkü bir anda mağazaya giriyorsunuz ve binbir türlü enstrüman ve seçenek var. Başına oturup istediğinizi deneyimleyebiliyorsunuz. Ama her ne kadar satış personelleri sizi yönlendirse de çok fazla bilgi sahibi olunmadığı için bu kafa karıştırıyor. Fakat bizim yardımımızla doğru sonuca varabiliyorsunuz. Bilen bir kişi için ise harika bir deneyim. Çünkü belki de ömrünüzü geçireceğiniz o enstrümanı dokunarak, dinleyerek, yaşayarak görmüş oluyorsunuz. Bu aslında baktığımızda diğer sektörlerde çok fazla gerçekleşen bir şey değil. Deneyimleyebilmek bizim için en öncelikli şey.
❏ “Satış elemanlarımız yardımcı oluyor” dediniz. Bu insanların müzisyen kimliği var mı, eleman kriterleriniz neler?
Müzisyen olması bizim için vazgeçilmez bir kriter. Çünkü vâkıf olmadığınız bir şeyi başkalarına sunabilmeniz çok doğru bir şey değil. Kendi hayatınızdan bir parça olması gerekiyor. Takım ruhunu asla bozmayacak, birbirimizi iyi ve kötü günde de destekleyeceğimiz omuz omuza olacağımız kişilerle beraber oluyoruz bu noktada.

 

❏ Ünlü isimlerle çeşitli iş birliği yapmayı düşündünüz mü?
Elbette. Yerli isimlerden sevdiğimiz Özgür Can ile ney, MaNga grubunun davulcusuyla beraber kendi imzalarını taşıyan baget ürettik. Aynı şekilde Can Tüzün’le de öyle. Onun dışında distrübütör olduğumuz markaların imzalı serileri, artist anlaşmalı ürünleri de yer alıyor. Mesela, Ibanez’ De John Strain, Steve Vai gibi. Bu noktada birçok isim var. Artık bu merchandise veya ürün yerine de aslında çoğu Türk müzisyenle beraber yürüyüp bazı ürünlere onlara delege ediyoruz. Aslında bizdeki bir markanın ürününü temsil eden bir müzisyen oluyor. Dolayısıyla onlarla birçok etkinliğe imza atıyoruz. Bizim için en önemli şey müzisyenlerle bağ kurabilmek. Dolayısıyla bu tarz projeler her zaman hedeflerimiz arasında oluyor.
❏ Enstrüman çeşitliliğinden söz edebilir miyiz?
Tabii ki. A’dan Z’ye batı enstrümanlarının hepsi yer alıyor bünyemizde. Perküsyon davullar, gitarlar, amfiler, stüdyo ürünleri, yaylılar, üflemeliler aklınıza gelebilecek her şey… Ayrıca stüdyolar içerisinde de bünyemizdeki enstrümanlara yer veriyoruz. Soru dışına çıkmış oldum bu noktada ama, mağazada deneyimlenebilen her şeyi aynı şekilde kayıt
stüdyolarımızda da deneyimlenebiliyor.
❏ Yeni projeleriniz neler?
Aslında eşi benzeri görülmemiş bir projeyle Türkiye’de müzisyenlere yeni bir kapı açtık. Güzel dönüşler alıyoruz. Bu yıl için anlaşma ve görüşmeler devam ediyor. Avrupa yakasında da bir sürpriz bekleyebilir. Bütün içeriklerimizi, konser, workshop ve etkinlikleri sosyal medyalarımızdan paylaşıyoruz, herkes takip edebilir.

 

Published On: 2 Mayıs 2019Categories: RöportajTags: , , ,