Çağatay YILMAZ
cagatay.yilmaz@yellowbos.com

Festival yaratıcılık konusunda katılımcıları olduğu kadar, kendi ekibinin de sınırlarını zorluyor. Sónar Festival’in afişlerini müzikle, dansla ilişkilendirmek pek kolay değil. Ancak kayıtsız kalmak da zor… Örneğin bu yıl dişler ve çürük meyveler var. Merak ettik, tüm bu tasarımların ardındaki tasarımcı Sergio Caballero ile konuştuk.

ο Sónar Festival sizin için ne ifade ediyor?

Son 27 yıldır büyümemi, yeni şeyler denememi, eğlenmemi ve geçinmemi sağlayan bir proje.

ο Uluslararası bir festival için görseller yaratmak nasıl bir süreç?

İçeriklerin gösterildikleri ülkeye göre yorumlanmasını görmek eğlenceli. Küreselleşme dünyayı giderek homojen bir hale getiriyor ama milenyumun başında farklı kültürlerin farklı davranış biçimleri vardı. Sosyal medyanın kötü yanlarından biri, her şeyin giderek birbirine karışması, ne yazık. Bütün yıl yeni içerikleri düşünüyorum ama yaratıcı iş genellikle Eylül’ün sonunda başlıyor.

ο Çalışmaya nereden başlıyorsunuz?

Asıl ilham kaynağım sokak. Çevrenizdeki her şeyin farkında olmak önemli. Kulak misafiri olduğunuz konuşmalar, alışılagelenin dışında bir görüntü ya da durumla her an, örneğin marketi alışverişi yaparken karşılaşabilirsiniz. Tüm bunlar beni yeni bir çalışma için düşüncelere yönlendirebilir.

ο Festivalin görselleri her zaman ilgi çekiyor, birçok alt mesaj da barındırıyor. İmajları nasıl belirliyorsunuz? Süreç nasıl işliyor, bir toplantı masasında mı?

Önce kullanacağım şeylerin bir ‘palet’ini yapıyorum. Kompozisyonun son hali de bu paletin doğasına göre gelişiyor. Süreç hep böyle işler, asla tersine değil. İşlerimde her zaman sezgilerim rehberim olur. Yaratıcı süreç her zaman benim için en keyifli kısım. Yeri de, asla bir toplantı masası değil!

‘ASIL ÖNCELİK TASARIMIN TRENDELERDEN ETKİLENMEMESİ’

ο Tasarımda önceliğiniz ne? İnsanları düşündürmek mi akılda kalmak mı?

Asıl öncelik tasarımın kendi kişiliğinin olması ve trendlerden etkilenmemesi. Dünyanın her yerinde tasarımcılar aynı işi tekrar tekrar yapıyor, bunu görmek çok sıkıcı. Dediğim gibi, sosyal medya bu tasarımcıları sürekli birbirini kopyalamaya itiyor. Örneğin, her yıl festivallerin çok büyük bir kısmı duyurularını Coachella posterinin bir versiyonunu kullanarak yapıyor. Bu hata çünkü festivalleri kimliğini yitiriyor. İlgimi çeken şey kendi evreninde var olan bir görsel yaratabilmek. Sonrasında da insanlara kendi fikirlerini oluşturmaları için fırsat vermek.

ο Bu yılın ana görselleri dişler ve çürük meyveler. Nasıl bir mesajı var?

Herkesin mesajlarla ilgili kendi yorumunu yapabilmesini çok seviyorum…

ο Sónar Istanbul’a gelecek misiniz?

Çok isterim, uğrayabileceğim sanırım.