Zeynep TOKER
Şimdi hep birlikte müzik dinlemek için adliye koridorlarına uzanıyoruz… “Adliye ve müzik ne alaka?” diyorsan Mehmet Uslu’ya kulak vermeni öneririz. Müzik üretiminin yanı sıra ayrıca bir ceza avukatı olan Mehmet Uslu, avukatlık sürecinde de müziğin her zaman yanında olduğunu söylüyor. Müzik yolculuğunda; müvekillerinin, icra dairesindeki memurların ve adliye çalışanlarının da her zaman destek olduğunu söyleyen Uslu’ya telif yasalarını sorduğumuzda ise yasaların hem sanatçıyı hem de bestekarı yeterli koruyamadığı yanıtını alıyoruz. Detaylar Back on Stage’de!
ο Müzik üretiminizin yanı sıra aynı zamanda ceza avukatısınız. Adliye koridorlarından müzik stüdyolarına yolculuğunuz nasıl gerçekleşti?
Müzik hayatımın her anında vardı. Mesleğimi icra ederken de benimle birlikteydi, ofiste dilekçe yazarken de şarkı mırıldanıyordum, duruşma beklerken de. Müzik hep benim bir parçamdı. Kısacası avukatlık sürecinde de müzik hep benimle beraberdi. Benim için beni yoran bir uğraş değil, beni dinlendiren, bana yardım eden bir tutkuydu.
ο Yoğun tempolu bir işe sahipken, bir de profesyonel olarak müzikle uğraşıyor olmak yorucu olmuyor mu? Her iki tarafa da eşit derece vakit ayırabiliyor musunuz? Nasıl bir planlama içerisindesiniz?
Bir işi gerçekten sevdiğin zaman o iş sana külfet yerine senin için bir mutluluk kaynağı, bir motivasyon oluyor. Evet stresli ve yoğun bir işim var ancak müzik o stresi üzerimden atmamda bana yardımcı oluyor. Yani aslında tam tersi beni yormak yerine beni rahatlatıyor ve beni mutlu ediyor.
ο Ne Yaparsan Yap isimli parçanızla müzikseverlerle buluştunuz bu parçanın hikayesini, hazırlık sürecini sizden dinleyebilir miyiz?
Şarkıyı ilk Gökhan Şahin’in menajeri Erdem Uyanık’tan dinledim. Şarkıyı dinler dinlemez şarkıyı benim seslendireceğimi düşündüm. Bir bütünleşme sağlandı. Evet, bunu benim söylemem gerekiyor dedim kendi kendime. Daha sonra şarkının aranjörü Şahin Kurnaz ile tanıştım. Enerjimiz çok iyi uydu ve ortaya çok güzel bir iş çıktı. Umuyorum ki birlikte daha nice projelerimiz olacak. Hatta şimdiden ikinci şarkı için çalışmalara başladık ve umuyorum ki bu yeni çalışmalarımızda insanlarda aynı etkiyi uyandırır. Çünkü ilk şarkıda hissetiğim duyguları ve bütünleşmeyi bu yeni şarkımızda da hissettim. Umarım o şekilde olur.
ο Parçayı sade bir klip çalışmasıyla yayınladınız. Klipteki kuş kafeslerinin bir süre sonra yere düştüğünü ve parçalandığını görüyoruz. Bu kafesler özgürlüğü mü simgeliyor?
Evet aslında şarkının ana düşüncesini yansıtıyor. Şarkının sözleri, karşımdaki insanı onun isteği dışında ne yapsam da tutamayacağım için serbest bırakmayı ifade ediyor. Bu kafes imgesi ile insanlara, kalmak isteyen kalır gitmek isteyen gider duygusunu ifade etmeye çalıştık. Klipte kafesin düşmesi de kişinin gidişini ifade ediyor. Gitmek isteyen gider, kalmak için zorlayıcı bir neden yok.
ο Müvekkilleriniz müzisyen olduğunuzu biliyor mu? Bu durumla ilgili ilginç bir an yaşadınız mı?
Evet, Instagramdan da sürekli takip halindeler. Çok güzel bir şekilde destekliyorlar. Benim müvekillerim dışında ailem de bu konuda manevi olarak çok özel bir destekte bulunuyor. Hem müvekillerim hem ailem arkamda olunca benim için bu iş daha da özel bir hal alıyor. Müvekillerim harici, icra dairesindeki memurlar, adliyede, mahkemede çalışan insanlarla da şarkımla ilgili sohbetler gerçekleştiriyoruz. Yakın zamanda Bursa Barosu Kalemi’ne gittiğimde şarkımı dinliyorlardı. Çok güzel yorumlar yaptılar ve desteklediklerini belirttiler. Benim için çok özel bir andı.
ο Hem müzisyen hem de avukat olarak Türkiye’deki telif yasaları hakkında ne düşünüyorsunuz?
Ben yasaların aslında hem sanatçıları hem bestekarları yeterli koruyabildiğini düşünmüyorum. Yasalar da boşluklar var. Dolayısıyla burada aslında yasalar üzerinde yapılacak yeni düzenlemelerle bu sorunların giderilmesi gerektiğini düşünüyorum. Nihayetinde bizler sanatçıyız ve haklarımızın bu konuda korunuyor olmasını bekliyoruz. Maalesef ki iç mevzuatlar bu konuda ihtiyaçları karşılamıyor ve birçok müzisyen ve sanatçının bu konuda mağdur duruma düşmesine neden oluyor. Umarım yeni düzenlemeler ile birlikte bu sorunlar ve açıklar giderilir, sanatçılar haklarının korunduğuna dair bir güven hissi ile yollarına devam ederler.
ο Geçtiğimiz sene bu konu Sezen Aksu ile gündeme gelmişti. Kültür – sanat siteleri YouTube linkini kaynak göstererek paylaşmış olmalarına rağmen haklarında dava açıldı. Sizce, sizin kanalınızda yer alan bir videoyu kendi web sitesinde paylaşan bir platform, telif ödemeli mi?
Kesinlikle ödemeli. Sonuçta telif haklarının temelinde bu var. Başkasına ait olan sanatsal bir çalışmayı kendi sitesinde paylaşıp bundan bir menfaat sağlıyorsa o menfaatin karşılığı olan yani telif bedelini sanatçıya, şarkıcıya, bestekara ödemesi gerektiğini düşünüyorum. Burada haksız bir kazanç sağlanıyor ve bunu önlemek için telif hakkı yasasındaki açıkların kapanması gerekiyor
ο Önümüzdeki dönemde çok daha sık parça yayınlamayı planlıyor musunuz? Dinleyicilerinizi bekleyen yeni çalışmalar var mı?
Bu müzik serüvenim zaten Ne Yaparsan Yap ile başladı. Yani aslında bu şarkıdan sonra benim için bir kapı aralandı ve onun ardındaki ışığı gördüm. Bundan sonra durmak gibi bir niyetim yok. İkinci şarkı için bile çalışmaya başladığımı az önce söyledim. Ben, ben olduğum sürece üretmeye, söylemeye devam edeceğim. Bu konuda kesin bir şekilde bunu söyleyebilirim. Müzik, hayatımda hep vardı ve hep olacak. Umuyorum ki dinleyicilerimin de beğeneceği ve hep beraber söyleyebileceğimiz nice şarkılar olur.