Üçüncü yeniler’in beğenilen gruplarından Yedinci Ev’le Sarhoşum ve Sevsene Beni gibi parçalara imza attıktan sonra 2018’de yoluna tek başına devam etmeye karar verdi Birkan Nasuhoğlu. Tam gaz başladığı solo kariyerine şimdiye kadar 11 tekli sığdırdı. Son olarak da geçen ay Gökhan Türkmen’le Gülmedi Kader‘le dinleyicisinin karşısına çıktı. Birkan Nasuhoğlu’yla sohbetimiz son teklisinden solo kariyeri ve aşk şarkılarına kadar uzandı.

❏ Grupla çalıştıktan sonra yolunuza tek başınıza devam etmek nasıl?

Karar verip harekete geçmek çok daha hızlı oluyor. Daha fazla sorumluluğum var ama kendimi özgür hissettiğim için beni bunaltmıyor. Söylemlerim, hareketlerim sadece beni ilgilendirdiği için kendimi daha iyi ifade edebiliyorum.

❏ Tek dedik ama parçalarınızda Gökhan Türkmen, Elçin Orçun gibi isimlerin de imzası var. Birliktelikleriniz nasıl başladı? Nasıl ilerliyor?

Elçin Orçun’la arkadaşlığımız 10 yılı devirdi. Birlikte söylediğimiz bir şarkı yayınlamak için epey bekledik aslında. Önce Varsa Yoksa ardından da Bi’Fazla şarkılarını paylaştık. Bir projede birlikte türkü söyleme imkanımız da oldu. İçimize sinen, keyif aldığımız şarkılar paylaştık şimdiye kadar. Gökhan Türkmen’leyse tanışıklığımızın ilk senesindeyiz. Kısa sürede yakın arkadaş olduk. Gülmedi Kader, birlikte zaman geçirdiğimiz ilk günlerde ortaya çıkan bir şarkıydı. Demlenmesini bekliyorduk, kendi zamanını belirledi ve klibiyle birlikte ortalığa saçıldı. Birlikte üretmeyi seviyoruz. Nereye varır bilemiyorum ama çalıştığımız yeni şarkılar var.

❏ Popüler müzisyenlerin desteğini almak sizce solo kariyerinizi hızlandırıyor mu, gölgelerinde kalmaktan endişelendiğiniz oluyor mu?

Tecrübeden ve bilgiden bağımsız olarak, her insandan ve bazen kendimden ne öğreneceğime bakıyorum. Nesneler bile bize bir şeyler anlatabiliyor. Hayatı verimli ve anlamlı kılmak tamamen kendi elimizde. Gölgelerinde kalarak bile bir şeyler öğreneceğim ve onur duyacağım birlikte çalıştığım çok değerli insanlar var. Olacak olan elbet olacağına varıyor. Bu duruma dışarıdan etki edebileceğimizi düşünmüyorum.

❏ Bir tespitimiz var, aşk konulu şarkıların neredeyse hepsi mutsuz. Ayrılık, kavuşamama üzerinden okunuyor aşk. Neden mutlu aşk şarkıları yazılmıyor pek?

Haklısınız, genellikle bu temalarda işleniyor. Kendimden yola çıkayım dedim ama biraz karışık. 16 yaşında yazdığım bir şarkıda ‘o günlerden kalan tek eser sırtımdaki tırnak izlerin’ gibi bir cümle var mesela. Tamamen altı boş ama öyle hissetmişim. Genelde huzursuzluğumu aktarmak için gitar çalıyordum. Yani gitarı arkadaş edindim, dertleştim. Uzun süre benden mutsuz aşk şarkıları çıktı sadece. Bir gün bu değişti, aşkı öğrenmekle ilgili sanırım. Öğrendikçe yorumlamanız değişiyor.

Bir de dinleyici var. Geçenlerde, depresyonda olanların bunu devam ettirmek istedikleri için hüzünlü şarkılar dinlediğini okudum. Yani bunu dinleyiciler de istiyor… Diğer ülkelerde yaklaşımlar nasıl bilemiyorum ama toplumdaki mutlu insan sayısıyla da doğru orantılı olabilir. Sizce çoğunluğu mutlu bir ülke miyiz? Birçok farklı olumsuzluğun neticesinde, yaşadığımız ülkede erkekler kadınları öldürmüyor mu? Ayrılık, aşkın belki çok ötesinde bir kavram aslında. Mücadelesi ve kabul etmesi çok zor. Kendinden kaçan bir insan zorluklarla baş edemiyor, efkârını hüzünlü bir şarkıyla paylaşıyor. Çoğu insan aşkın çiçeklerin daha güzel kokmasını sağladığını anlamıyor maalesef. Ayrılıkların da sevdaya dahil olduğunu kavrayamıyor.

❏ Çağdaş müzikte elektronik sesler ve autotune yoğunca kullanılıyor bildiğiniz üzere. Siz daha akustik bir yapı tercih ediyorsunuz. Neden?

Autotune için aynısını söyleyemeyeceğim ama severek dinlediğim, elektronik seslerin yoğun olduğu fazlasıyla şarkı var. Yıllardır istediğim sound’a oldukça yaklaştım. Biraz gitar çalmayı biliyorum, şarkılarımı da akustik gitarla yapıyorum. Diğer enstrümanlar gitara eşlik ediyor ve bahsettiğiniz akustik sound ortaya çıkıyor.

Bu müzikte rahat hissediyorum. Konusu geçen elektronik seslere örnek olur mu bilmem ama yayınladığım çoğu şarkıda Burak Irmak’ın büyülü dokunuşlarını duyabilirsiniz. Kendisi tuşlu çalgılar uzmanıdır ve sizi uzayda gezdirebilir. Tamamen elektronik bir şarkı fikri beni hiç heyecanlandırmıyor ama yeni şeyler denediğim şarkılar olacaktır.

❏ Gülmedi Kader’in kapak fotoğrafı bize Hurts’ün Desire albümünün kapak fotoğrafını hatırlattı. Farkında mıydınız, bir esinlenme ya da selam gönderme var mı?

Öncelikle Hurts’ü keyifle dinlediğimi söyleyeyim… Çekim günü işimiz bittikten sonra Hurts kelimesini duyduğumu hatırlıyorum ama esinlenme ya da selam göndermeyle ilgili bir bilgim yok. Hatta konusu geçmişken buradan anneme selam söylemek istiyorum. Farklı şehirlerde olduğumuz için pek sık görüşemiyoruz. En kısa sürede yanına gideceğim…

❏ Sırada nasıl planlar var?

GTR Müzik ailesine katıldığımda 2020 sonuna kadar yayınlamak istediğim şarkılardan oluşan bir planım vardı. Gerçekten büyük bir ekiple geçen Mart’tan itibaren aklımdakileri hayata geçiriyoruz. Yayınlamaya hazır 2 şarkı var ama önceliği başka bir şarkıya vermeye karar verdik. Bu şarkının kayıtları için çalışmalara başlayacağız. Şimdiye kadarkilerden biraz farklı olacak. Yayın zamanıyla ilgili bir şey söylemek için erken…

Published On: 8 Şubat 2020Categories: RöportajTags: , , ,