Lady Gaga’nın yeni albümü Mayhem, hem onun müzikal yolculuğunu hatırlatan hem de pop müziğin son yıllardaki evrimini sorgulatan bir çalışma. 2009’daki yükselişiyle pop müzik sahnesini sarsan Gaga, yıllar içinde değişen tarzı ve kariyerindeki iniş çıkışlarla defalarca gündem oldu. 2025’te gelen Mayhem, sanatçının eski ihtişamını geri kazanma çabası mı yoksa nostaljiye sıkışan bir yeniden deneme mi?

Şaşalı ve Pürüzsüz Bir Pop Albümü

Albüm, prodüksiyon anlamında son derece net ve keskin. Lady Gaga, Andrew Watt ve Cirkut gibi endüstrinin önemli yapımcılarıyla çalışarak büyük, cilalı ve gösterişli bir pop albümü ortaya koymuş. Özellikle “Perfect Celebrity”’nin dijital grunge dokusu ve “Killah”’ın akışkan funk havası albümün en dikkat çeken anlarından. Ancak bu şarkılar bile albümün genel estetiğini aşırı temiz ve steril olmaktan kurtaramıyor.

Gaga, albümün öne çıkan şarkılarıyla kendi müzikal geçmişini referans alıyor. “Abracadabra”, 2009’daki “Bad Romance”’in spiritüel devamı gibi hissettirirken, “Garden of Eden” bir nevi “Just Dance”’in modern versiyonu. Bu bilinçli nostaljik yönelim, bir yandan albümü konsept açısından sağlamlaştırıyor, diğer yandan da zaman zaman yaratıcı bir sıkışmışlık hissi yaratıyor.

Orta Kısımda Tempo Düşüyor

Albümde, özellikle sekizinci şarkıdan sonra tempo düşmeye başlıyor. “LoveDrug” sıradan bir aşk şarkısı olmaktan ileriye gidemiyor, “The Beast” ise büyük ihtimalle bir Netflix yapımında jenerik müziği olarak karşımıza çıkacak cinsten. Ancak Gaga, vokal gücü sayesinde bu şarkıları bile dinlenebilir kılmayı başarıyor.

Risk aldığı şarkılarda ise albüm gerçekten parlıyor. Fransız DJ Gesaffelstein ile yaptığı “Killah”, seks ve ölüm metaforlarını abartılı bir şekilde işleyerek David Bowie havasına bürünüyor. Yine albümdeki en ilginç anlardan biri olan “How Bad Do U Want Me”, Taylor Swift’e benzeyen yapısıyla dikkat çekiyor ve dinleyicileri ikilemde bırakıyor: Gaga mı Swift’ten ilham aldı, yoksa tam tersi mi?

Gaga’nın Pop Sahnesindeki Yeri

Pop müzik son yıllarda çok daha minimalist ve lo-fi bir estetiğe kayarken, Gaga hâlâ caps-lock açık bir şekilde şarkı söylüyor. Günümüzün düşük tonlu, kısık vokalli “küçük harfli pop” (lowercase pop) dünyasında, Lady Gaga hâlâ 2009’un büyük, dramatik, gösterişli sesini koruyor.

Gaga, Mayhem ile eski günlerinin ihtişamına dönmek istiyor ama bunu baştan sona kusursuz bir şekilde yapabiliyor mu? Albüm, zaman zaman yaratıcı anlamda riskler alsa da, özellikle ikinci yarısında eski formüllere fazla yaslanıyor. Yine de, görkemli şarkı söyleme yeteneği, Gaga’yı hâlâ rakiplerinden ayıran en büyük özellik olarak kalıyor.