Karantina günlerinde herkes gibi dizi ve film izleyerek akıl sağlığını korumaya çalışan, olabildiğince dostlarıyla telefonda görüşen ve 68 yaşında bir metalci olarak bir nevi emekliliği deneyimlediğini söyleyen Judas Priest‘in efsanesi Rob Halford, Rolling Stone dergisine konuştu.
Bu gönderiyi Instagram’da gör
Metal God lakabıyla anılan Halford’a bu unvanı nasıl karşıladığı sorulunca, “Sahneye çıktığımda her şey değişiyor. Sahneye çıkıp mikrofonu tutuyorum, aniden içimde bir şeyler oluyor ve işte o ‘Metal Tanrısı’. Superman’in telefon kabininde giyinip çıktığı gibi. Onda pelerin ve tayt var ben de deri kıyafetler!.. Rock & roll başladığından beri görünüş çok önemliydi. Güçlü, karanlık ve kızgın bir müzik söylerken desenli bir gömlek giysem… Hayır, bu doğru gelmiyor” diyor.
1998’de cinsel tercihini ve eşcinselliğini halka açan Rob Halford yaşadığı deneyimleri de aktardı: “Kendimi kafesten çıkarmam gerektiğini ve başkaları için yaşamadığımı öğrendim. Bana çok fazla huzur getirdi ve işimde de yardımcı oldu. Kafanızın üzerinde soru işaretleri olduğunda hayatta ne yapmak istediğinize gerçekten odaklanamazsınız. Onu parçalayıp yakmalısın. Bu gezegende kendi şartlarınızla yaşama hakkına sahipsiniz. Yalnız hissetmeyin, siz de parçalayıp yıkın” dedi.
Bu gönderiyi Instagram’da gör
Başarıyı “Hayallerinin ve hırslarının farkına varmalı. Ben hiçbir zaman başarıyı satış rakamlarıyla ya da duvarda asılı ödüllerle kıyaslamam. Onlar bir şekilde gelir. Başarı benim için iyi şarkı yapmak ve onu iyi sahnelemektir” olarak tanımlayan Rob Halford’un kitabı da çıkacak. Confess adlı otobiyografi kitabı 29 Eylül’de satışa çıkacak. Ancak kitabı internet üzerinden ön satışı gerçekleştiriliyor. Bakalım, Türkçe’ye kazandırılacak mı…