Ahmet Yatğın

Uzun zamandır takip ettiğimiz Özgün Semerci, 2019 boyunca her ay sonu yayımlayacağı teklilerinin üçüncüsü Tek Kürek’i LU Records etiketiyle dijital platformlarda yayınladı. ‘Pastoral’ tınılara imza atan müzisyen Semerci sorularımızı yanıtladı.

  • Bu yıl üç tekli yayınladın. Nasıl yorumlar alıyorsun?

Güzel tepkiler alıyorum, mutluyum. Şarkılar beni, seni, bizi, hepimizi anlatıyor denemez. Bazı şarkılar bittikten sonra “Acaba ne diyor bu arkadaş?” diye düşündüğüm de oluyor. Hikayeleri varsa da dinleyenler zaten yazıyordur. Şarkılar genel olarak aşırı ciddi şeyler değil. Fugazi filan değilsen! Dinlemesini çok sevsem de, müzik yaparken odanda sehpanın üzerinde duran şeylere ya da o anlık durumlara şarkı yazılan artistik, kent ozanı tavrıyla pek barışık olduğum söylenemez.

  • Teklilerin devamı gelecek mi?

Evet. Nerede ve nasıl en özgür hissedersek orada kalacağız. Gerçekten yapmak istediğim, tınlatmak istediğim çok ses var. Belki türler biraz iç içe geçebilir ama projenin amacı da bu.

  • Hangi durum seni üretmeye iter?

Bu soruyu farklı bir açıyla pekiştirmek gerekirse, seni en çok ne üzer? Bence insanı üretmeye iten şey kendini ifade etme isteği, “En azından yaptım” demek, duyulmak istemek. Beni en çok kaygılarımı kontrol edememe hali üzer.

  • Banjo enstrümanı sende hangi duyguları barındırıyor?

Banjo bana çoğu zaman pastoral şeyler anlatıyor. Çok çiğ bir sesi olduğundan duyguları da biraz makyajsız, hatta seksi bile.

  • 2018’de yayınlanan A Nightmare on Clawhammer Banjo’da şarkı isimleri İngilizce’ydi. Söz yoktu. Evrenselliği yakalamak istediğin için mi böyleydi?

Yok, aslında hiç o tip bir sebebi yoktu. Şarkılar Can Aydınoğlu ile yaptığımız ham
halleriyle vokalsizdiler zaten.

  • Dijital platformların yükselişte olduğu bu dönem, sence sanatçıyı nasıl etkiledi?

Dijital platformlardan müzik yaymanın tüm sanatçıları iyi etkilediğini, teşvik ettiğini düşünüyorum. Bağımsız, evinde müzik yapan insanlara şans tanıdı. Yaşadığımız süreç balayı gibi, tadını çıkarmak lazım. O risk de büyük ölçüde genel bir aynılaşma olacak belki ama henüz olmadı. Olunca düşünülür artık.

  • Albüm kapaklarında katkın oluyor mu?

Son albüm kapak fotoğraflarını Yaren Avcı çekti. Bir bütün olarak ele alındığında bence daha da anlamlı olacak yıl sonunda.

  • Söz yazarı Özgün ile sahne alan Özgün arasında nasıl bir fark var?

Sözlerimi geri alamam. Ama çaldığım baştan çalıyorum. :) Önümüzdeki süreçte konserleri de biraz çaldığımızı baştan çalmadığımız bir şekle dönüştürmeyi, biraz daha özgürleştirmeyi planlıyoruz ekipçe. Bunun için heyecanlıyız.

  • Mucize parçasının hikayesi nedir?

Mucize müzikal ve lirik olarak Ramones’un Pet Sematary ve I Believe In Miracles’ın karışımı. Şarkının ruhunu, kalbini oluşturan şey ise o dönemde gerçekleşen Soma faciası.

  • Hayatında müzik olmasaydı, kendini neyle ifade ederdin?

Yemek yapardım. Kulaktan değil ağızdan girdiğin, başka yerden de çıktığın kompleks bir ifade şekli bence.

7800
Geçtiğimiz ayki Spotify dinleyici sayısı.

Published On: 1 Haziran 2019Categories: GenelTags: , ,