Batuhan K. OCAKÇI
Filmleri orkestra eşliğinde izlemek eskide kaldı diye düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. Dünyanın birçok yerinde olduğu üzere İstanbul’da da Harry Potter hayranları, filmleri yepyeni bir deneyimle tekrar izliyor. Filmin en heyecanlı yerinde çarpıntılarınızı arttıran müziği sadece işitmeyecek, çıplak gözle de görebileceksiniz.
Düzenlendiğinden beri kendine sadık bir kitle edinen Movies in Concert serisi artık bir geleneğe dönüştü. Bu sefer, 28-29 Ocak’ta Zorlu PSM’de, serinin beşinci filmi Zümrüdüanka Yoldaşlığı için toplanacaklar. Asalarınız hazırsa, telefonun ucundaki orkestranın şefi Benjamin Pope‘la sohbetimizi aktarıyorum.
‘FİLME GERİ DÖNÜYORSUNUZ’
ο Müzik yapmanın en güzel yanı sizce?
Devasa bir orkestranın her bir üyesinin paylaştığı, eğlenceli ve kapsayıcı bir deneyim yaşıyorsunuz. Müzisyenler özellikle İstanbul seyircisi gibi karşılık bulabildikleri kitlelere gösteri yapmak ve sahne almak isterler.
ο Filmde en sevdiğiniz sahne hangisi?
Aslında serinin tüm filmlerini önceden de defalarca kez izledim. Filmde büyülü yüzlerce sahne var, seçmek zor. Seriye dair en sevdiğim şey her daim çok güçlü ve dramatik bir yönünü ortaya koyabiliyor. Fakat aynı zamanda mizaha yer verebiliyor. Hafızalara kazınan çok fazla ana sahip bir seri. Seçmek inanın çok zor!
ο İnsanların filme odaklanması ve filmin heyecanından sizin orada olduğunuzu unutuyor olmasını dert ediyor musunuz?
Hayır, kesinlikle. Ben de kimi zaman canlı orkestralarla birlikte film izliyorum ve kendimi benzer durumlarda buluyorum. Filmi izliyorsunuz ve bir anda orkestraya yöneliyorsunuz. Film devam ediyor, filme geri dönüyorsunuz derken tekrar orkestraya yöneliyorsunuz… Bu hareketlilik filmi kendi başına olduğundan daha heyecanlı yapıyor.
ο Popüler müziğin bu denli rağbet gördüğü dönemde klasik müzik nasıl bir
yol çiziyor?
Sanırım, bu övgü olabiliyor bazen. Bugünlerde birçok orkestra için önemli olan şey daha fazla seyirciyi etkilemek. Benzeri durum oyun müzikleri için de geçerli. Artık konserlere belli bir filmi ya da müziği sevdiği için gelen insanların sayısı artıyor çünkü orkestralar oyun müziği de yapıyor. Yeni bir kitleye ulaşmış oluyorsunuz. Ayrıca, insanlar bir kere şans verip geniş bir orkestra dinlediklerinde müziğin gücü, zengin ve renkli yapısından büyüleniyorlar. Bu, orkestraların normalde insanların onları gelip dinlemeyecekleri bir zeminde seyirciyi etkilemeleri için güzel bir fırsat.
ο Son zamanlarda film müzikleri popüler şarkılardan oluşturuluyor, adeta derleme bir albüm gibi. Sizce bu sinema filmlerinin büyüsünü bozuyor mu?
Bence evet. Film yapımcıları herkesin bildiği şarkılara güvenmek gibi bir tuzağa düşerlerse hayal gücü ve yaratıcılık noktasında sorunlar yaşayabiliyor. Ekranda gördüğünüz içeriğe uygun müzik tasarlanmalı. Harry Potter serisi tam da bu noktada duruyor. Bütün müzikler sahnelere uygun olarak dizayn edilmiş ve film deneyiminizi ciddi manada yükseğe taşıyor. Eğer gelişigüzel derlenmiş film müzikleriniz varsa gerçekten birçok şansı kaçırıyorsunuz demektir.
https://www.youtube.com/watch?v=1DbfPu6gWvI
‘FAKAT ORKESTRALAR MÜTHİŞ’
ο Orkestra provaları nasıl geçiyor?
Orkestrayla ilk kez tanıştığımda farklı olabiliyor. Şanslıyım ki, İstanbul orkestrasıyla birbirimizi tanıyor ve güveniyoruz. İlk dört filmi birlikte yaptık çünkü. Onlarla olmak her zaman bir şeref. Provaları senkronizasyonu oturtabilmek adına filmle birlikte yapıyoruz. Herkesin her şeyden haberi olduğundan, hiçbir yanlış anlama ya da bilgi eksikliği olmadığından emin oluyoruz. Fakat orkestralar müthiş, her şeyi hızlıca hallediyoruz.
ο Sizin için Harry Potter film serisinin anlamı ne?
Seri evrensel temalarla dolu, sizce de öyle değil mi? İyi ve kötü arasındaki geçiş nasıl ve nerede yer alıyor? Bir kişi nasıl olur da bir anda bambaşka birisi olur? Bu gibi şeyler Harry Potter serisinin daha ilk filminde yer alıyor. Slytherin’e yerleştirilecek mi ya da yerleştirilmeyecek mi? Yoksa Gryffindor’a mı gidecek? Fakat filmde de görüyoruz ki bilinçli bir şekilde sürdürmek istediği bir yol var. Bunlar, sizi insanların içinde bulunduğu durumları düşünmeye itiyor. Mesela Voldemort, kötülük içinde olduğu için mi böyle oldu yoksa onu güdüleyen bir geçmişi mi vardı? Bu gibi soruları büyüleyici buluyorum.
‘UNUTULMAZ ANLAR OLACAK’
ο Movies in Concert konserlerinde aklınızda kalan bir an var mı?
Nereye gidersem gideyim, yaptığım tüm seyahatlerde insanlara İstanbul seyircisinden bahsediyorum. Çünkü asla unutamayacağınız bir karşılık veriyorlar. Ne zaman İstanbul’a gelsem seyirciyle ilgili yeni bir anıyla dönüyorum. İnsanların kostümlerle geldiğini görüyorum, bu asla unutamayacağınız bir sahne.
ο Türkiye’den tanıdığınız ya da takip ettiğiniz müzisyenler var mı?
Çok hakim değilim. Fakat İstanbul’a her gelişimde orkestra bana kesinlikle yeni bir şey sunuyor. Bundan her zaman çok memnunum. İstanbul’daki orkestra ve Zorlu PSM’deki insanlar da her zaman çok samimiler. Minnet duyulası bir deneyim. Umarım bir gün İstanbul’da daha çok zaman geçirmeye fırsat bulabilirim.
ο Performansınızda neler olacak?
Seyirciyi yeni filmle birlikte inanılmaz bir deneyim bekliyor. Unutulmaz anlar olacak