Kemençe, genellikle melankolik ve geleneksel tınılarla özdeşleşmiş, kendi coğrafyasının sınırları içinde güçlü bir enstrümandır. Peki bu enstrüman, bir caz dörtlüsünün piyano, kontrbas ve davul üçgenine girdiğinde ne olur? Kemençe sanatçısı Elif Canfezâ Gündüz’ün ilk stüdyo albümü Way Out, bu sorunun cevabını arayan, cesur ve rafine bir deneme. Albüm, sadece iki müzik türünü bir araya getirmekle kalmıyor, aynı zamanda her biri kendi alanında usta dört müzisyenin diyaloguna zemin hazırlıyor.

Kemençe sanatçısı Elif Canfezâ Gündüz’ün, piyanist Kaan Bıyıkoğlu, kontrbasçı Ozan Musluoğlu ve davulcu Serkan Alagök ile birlikte kaydettiği Way Out albümü,  Pür Records stüdyolarında kaydedildi. Ses mühendisliği koltuğunda Hakan Kuralay oturuyor.

Kemençe Başrolde, Caz Sahnede

Albümün merkezinde, Elif Canfezâ Gündüz’ün besteleri ve onun enstrümanı kemençe var. Gündüz, kemençeyi geleneksel motiflerin taşıyıcısı olmaktan çıkarıp onu bir caz solisti formunda kullanıyor. Enstrümanın o kendine has ağlayan, hüzünlü tonu, bir caz dörtlüsünün dinamik ve ritmik yapısı içinde yeni bir kimlik kazanıyor. Bu noktada albümün başarısındaki en büyük paylardan biri, aranjmanları üstlenen piyanist Kaan Bıyıkoğlu’na ait. Bıyıkoğlu, kemençenin melodik yapısını ezmeden, onu modern caz armonileriyle çevreliyor. Piyanonun akorları kemençeye hem bir zemin hazırlıyor hem de onunla diyalog kurarak yeni müzikal alanlar açıyor.

Way Out, bir solo sanatçının arkasındaki eşlikçilerden oluşan bir proje değil; dört eşit parçanın oluşturduğu bir bütün. Türkiye caz sahnesinin en aranan ve en yetkin ritim ikililerinden Ozan Musluoğlu (kontrbas) ve Serkan Alagök (davul), bu projeye sadece bir tempo tutucudan çok daha fazlasını katıyor.