İlk albümleri Party Naked Forever’dan (2017) umduklarını bulamayan indie rock grubu Bethlehem Steel, geçen ay kendi isimleriyle yayınladıkları albümle müzik eleştirmenlerinin radarına girdi. Grubu takdim edelim, 2012 yılında şarkıcı ve gitarist Rebecca Ryskalczyk, davulcu Jonathan Gernhart ve basçı Patrick Ronayne’nin Brooklyn DIY’da bir grup kurmasıyla başladı her şey.

 

Müziklerinde kendilerine bir misyon da belirlediler. Kadın gücünü ve toplumdaki erkek egemenliğinin baskısı altında kalan kadın travmalarını ezip geçme niyetindeler… Gerçi pek öyle mi, emin değiliz. Yine de ikinci albümleriyle Rebecca’nın söz yazarlığının günbegün geliştiğine dair konuşuluyor.

Rebecca’ya bunu sorunca, “Evet, mümkün olduğu kadar yazıyorum. Albümde olmayan sürü şarkı var. Hatta muhtemelen hiç duymayacaksınız. Her ilham bulduğumda yazmak isterdim. Maalesef turnede değilsem faturalarımı ve kiramı ödemek için restoranlarda çalışmam gerekiyor. Bunlar da yazmak için gerekli zaman ve enerjimi alıyor” diyor. İmkan oldukça, zamanlarını müziğe harcıyor, sahne deneyimi kazanmak adına sıklıkla kulüplerde çalıyorlar.

 

Bu gönderiyi Instagram’da gör

 

Bethlehem Steel (@bsteelmybleedingfart)’in paylaştığı bir gönderi ()

Albüm kapaklarında illüstrasyon tercih eden grup, kadınlarını ön planda tutmaktan hoşlanıyor. Bu sefer grubun kızlarının sayısı ikiye çıkınca kapağa da onu yansıtmak istemişler. Grup yakında üçüncü EP’lerini çıkarmaya hazırlanıyor. Bir de turne rotası planlama peşindeler. İstanbul’a gelirlerse nasıl bir playlist bizi beklerdi sorusuna, “Çalacağımız yerin hislerine göre değiştiriyoruz. Daha enerjik bir havası varsa daha yüksek şarkılarımızı seçiyoruz. Bir katedralde çaldığımızda daha yumuşak vokalli şarkılarımızı seçtik mesela. Türkiye’de de aynı şey olurdu. Muhtemelen yüksek enerjili bir rock seti çalardık!” diyor.Birkaç yıl sonra nerelerde olacaklar, merakla bekliyoruz.

Published On: 15 Kasım 2019Categories: Pano, RöportajTags: , , ,