Meral Polat, “MEYDAN” adını taşıyan beklenen yeni albümünün kapısını ilk single “Meydana Gel” ile aralıyor. 11 Nisan’da tüm dijital platformlarda yerini alan şarkı, buluşmanın, direnişin ve kutlamanın sembolü olan ‘meydan’a güçlü bir davet niteliği taşıyor. Anadolu rock köklerinden New Orleans swing’ine, Afrobeat’ten Mali Blues’una uzanan eklektik ve coşkulu sound’uyla dikkat çekiyor. Ve “Meydana Gel”, tam da bu merkeze atılan ilk adım, enerjisi yüksek bir “hoş geldiniz” selamı gibi.
Seslerin Buluştuğu O Meydan
“Meydana Gel”i dinlerken hissettiğiniz ilk şey, içinizi ısıtan, umut veren bir enerji; metinde de belirtildiği gibi adeta bir “şafak vakti” hissi. Müzikal olarak ise oldukça katmanlı bir yapıya sahip. Şarkının temelleri Anadolu rock geleneğine dayanıyor olabilir, ancak Polat bu temel üzerine dünyanın farklı köşelerinden sesleri ustalıkla inşa ediyor. Bir bakıyorsunuz New Orleans swing’inin kıvrak ritimlerindesiniz, bir bakıyorsunuz Nijerya Afrobeat’inin coşkusu sarmış sizi, sonra Mali Blues’un derinliğine ya da Mezopotamya’nın kadim dağlarının yankılarına kulak veriyorsunuz. Bu kadar farklı kültürel dokuyu bir araya getirmek cesaret ister ve Polat, bu cesareti göstererek kendi özgün ‘meydan’ını yaratıyor. Bu, onun yeni müzikal yöneliminin de altını çizen güçlü bir başlangıç.
Bir Çağrı, Bir Kutlama, Bir Duruş
Şarkının kendisi kadar mesajı da güçlü. “Toplanma vakti geldi. Meydana geliyoruz” sözleri, şarkının ruhunu özetliyor aslında. Birlikte olmaya, kalpleri açmaya, sevinci paylaşmaya ve gerektiğinde sesi birlikte yükseltmeye yapılan açık bir davet. Polat, bu şarkıyla sadece albümünün tonunu belirlemekle kalmıyor, aynı zamanda “MEYDAN” projesinin genel duruşunu da ortaya koyuyor: Cesur, coşkulu ve özgür bir ifade alanı yaratma isteği. Albümün tamamını ve bu seslerle dolu meydanın diğer köşelerini keşfetmeyi bekleyeceğiz gibi görünüyor.