Taksim sokaklarında dolaşanlar Hang ya da diğer adıyla handpan sesine aşinadır. Gerçi şu ara Arap turist ‘avındakilerin’ baskın bağırışlarından dolayı ayırt etmeniz güç…

Karayip enstrümanı steelpan’in kuzeni sınıflandırılan ve ‘hipnotik enstrüman’ olarak nitelendirilen hang, Bern dilinde ve Macarca’da el anlamına geliyor. Aslında yeni müzik aletlerinden sayılır. İdiofon’lar grubuna giren bu enstrümanı Sabina Schärer ile Felix Rohner 2000 yılında İsviçre’de üretti.

Görünüşü kaplumbağa kabuğunu andıran perküsyon aleti, çelikten üretiliyor. Kucakta ya da yere konularak el ve parmaklarla çalınıyor. Sesini hiç duymayanlar için benzetme yapmak gerekirse arp, gong ya da yere düşen gözleme sacını andıran bir sesi var. Yüzeydeki 7 çukura vurarak titreşim yoluyla sesler elde ediliyor. Sesler diyoruz çünkü notalar konusunda belirsizlik var. Bugüne kadar hang’in boy boy 45’ten fazla modeli geliştirildi. Ancak çalma konusunda bir kural ya da okullarda öğretilen bir yöntemi henüz yok. Yine de bir mantığı var; 35 nota düzeninde tasarlanan hang’i satın alırken yalnızca bir notayı seçebiliyorsunuz, örneğin fa diyez hang. Ancak bu enstrümanda düşük bas tonları çalmak kimilerine göre imkansız.

FİYAT SKALASI EPEY GENİŞ

Başlangıçta yılda sadece 400 adet üretilen enstrümanı almak istediğinizde iki yıl sonrasına verilen teslim tarihiyle karşılaşıyordunuz. 2007’den sonra, enstrümanın talepleri karşılayamayan mucitleri  nihayetinde müzik mağazalarıyla anlaştılar. Şu an internet üzerinden sipariş edebilirsiniz. Fiyat skalası epey geniş 500 liraya da var 19 bin liraya da. Fiyatı belirleyen kullanılan metal ve işlemeciliği. Doğrudan enstrümanı icat edenlerden bu enstrümanı almak isterseniz onlara bir mektup yazıyorsunuz ve yaklaşık 1 yıl sonunda teslim alabiliyorsunuz.

Mağazalardan almaya kalktığınızda pek deneme imkanınız olamayabiliyor. Türkiye’de seri üretim mağaza satışı yok. Şanslıysanız Galata’daki müzik mağazalarında ikinci el bulabilirsiniz. Velev ki deneme fırsatınız var. Enstrümanı almaya kalktığınızda iyi olup olmadığını anlamanın hang virtüözü David Charrier’e göre tek yöntemi şu, vurduğunuzda metal sesi değil yankılanan bir tınlama sesi duymak. Tınısını kaybetmemesi için de iyi korumak gerekiyor. Enstrümanın en büyük düşmanı pas. Bunun için özel yağları ve bezleri var. Çok sık kullanılıyorsa birkaç günde bir mutlaka temizlenmesi gerekiyor. Bu enstrümana nem ve aşırı sıcak iyi gelmiyor. Ve sıradaki adım öğrenmek…

‘USTALIKLA İLGİLİ DEĞİL’

Türkiye’de bilinen bir eğitmeni yok. Forumlardaki “Bana öğretecek kimse yok mu?” feryatları yanıtsız kalmış. Ancak online kurslardan ilerleyebilirsiniz. Örneğin, hang virtüözü David Charrier, kendi sitesi üzerinden online ders imkanı sağlıyor. Charrier “Hang çalmak ustalıkla ilgili değil, sezgilerde yatıyor” diyor. Ama yine de öğretiyor… Hang çalan gruplardan Hang Massive’i takip edebilir, onların eserlerini çalışarak pratik yapabilirsiniz. Yine Manu Delago ve Davide Swarup, Hang ustalarından bilinenler. Türkiye’deyse bilinen isim, sokak sanatçısı Reha Kocataş. Kendisinin dediğine göre hicaz makamından ritim vuruyor. Kulağınızı eğitmek istiyorsanız: Spotify’da Best of Hang Drum and Handpan gibi birçok playlist ve müzik aletinin detaylarını anlatan 22 bölümlük The Handpan adında podcast var.

DÜNYA HANG FESTİVALİ

Dünyaya yayılmış enstrüman festivalleri arasında da yer alıyor handpan. Fransız platform Master the Handpan her yıl World Handpan Festivali düzenliyor. Fransa’da başlayan bu akım yayılmış durumda. Bu yıl 7 Şubat Hindistan’da, 27 Mart’ta Portekiz’de, 17 Nisan’da Almanya’da, 27 Haziran’da Fransa’da, 13 Ekim’de İngiltere’de gerçekleşecek. Bu festivallerin bazılarında müzik değil, spritüal deneyimler ön planda. Festivallerin henüz Türkiye ayağına dair bir girişim yok.