İstanbul’un sonbahar takviminin demirbaşı 35. Akbank Caz Festivali, ilk isimlerini duyurarak müzikseverlere heyecan verici bir yol haritası sundu. Açıklanan ilk sekiz isim, cazın bir tür değil, bir diyalog biçimi olduğunu kanıtlayan, cesur ve küresel bir seçkinin ilk izlerini taşıyor. Akbank Sanat ve BKM organizasyonuyla hayata geçen festival 27 Eylül’de başlayacak.
35. Yılında Cesur ve Özel Bir Seçki
Bu fragman sayılabilecek seçki, cazı katı kuralları olan bir tür olarak değil, dünyanın farklı seslerine, enstrümanlarına ve geleneklerine kucak açan, esnek ve geçirgen bir ruh olarak tanımlıyor. Bir yanda, arpı o alışıldık klasik müzik salonu kimliğinden çıkarıp cazın merkezine taşıyan Grammy adayı Brandee Younger var. Diğer yanda ise cazın enerjisini içe döndürüp, onu karanlık ve atmosferik bir ritüele çeviren kült Alman topluluğu Bohren Und Der Club Of Gore. Bu iki uç, festivalin bu yıl ne kadar geniş bir yelpazeyi kucaklayacağının ilk kanıtı.
Bu cesur vizyon, coğrafi sınırları da tanımıyor. Moğolistan’ın müzikal mirasını folk ve cazla birleştiren vokalist Enji’den, Kuzey Hindistan müziğini hip-hop estetiğiyle buluşturan ve The Guardian gibi bir yayından övgüler alan Jaubi’ye uzanan bu hat, cazın artık Batı’ya ait bir form olmadığını, küresel bir diyalog dili olduğunu gösteriyor.
Coğrafyaları ve Enstrümanları Birleştiren Sesler
Piyanist Joel Lyssarides ve buzuki ustası Georgios Prokopiou’nun birlikteliği, Kuzey Avrupa’nın melankolik piyano geleneğiyle Akdeniz’in o coşkulu ve hüzünlü tınısını olağanüstü bir doğallıkla bir araya getiriyor. İskandinav cazının son yıllardaki en heyecan verici projelerinden, bir tür süper grup olan RYMDEN, efsanevi E.S.T. (Esbjörn Svensson Trio) üyelerinin mirasını proggresif rock ve elektronik sulara taşıyor.
Avrupa sahnesinin yeni nesil yıldızları da festivalin radarında. “Polonya Cazının Yeni Umudu” olarak anılan bas gitar virtüözü Kinga Głyk, enstrümanıyla kurduğu enerjik ve funk dolu diyalogla sahneye çıkacak. Blue Note ve ECM gibi iki dev plak şirketinden albümler yayınlamış olan piyanist Aaron Parks ve grubu Little Big ise türler arasında serbestçe dolaşan, modern ve entelektüel cazın en parlak örneklerinden birini sunacak.
Kısacası, 35. Akbank Caz Festivali, daha ilk isimleriyle bile dinleyicisine ezbere bir konfor alanı değil, bir keşif alanı vaat ediyor. Bu, köklü bir festivalin ulaşabileceği en bilge nokta: Kendi tarihine yaslanarak, müziğin geleceğine dair heyecan verici sorular sormak. Biletleri Biletix’te satışa çıkan festivalin açıklanacak diğer isimleri, bu zengin ve eklektik tabloyu daha da renklendirecektir.