The Wandering Earth, Çin sinema tarihinin en yüksek hasılatlı filmlerinden biri olma yolunda ilerliyor. Film ilk haftasında 2 milyar Yuan yani 1.3 milyar TL hasılat yaptı.  Şu an için film vizyonda olduğundan sadece ilk hafta rekorundan bahsedebiliyoruz.

Altın yumurtlayan tavuk dememizin sebebi de filmin janrının bilim kurgu olması. Çin, Hollywood tekelinde olan bilim kurgu janrına güçlü bir şekilde girmiş gibi duruyor. Çinli seyircinin The Wandering Earth filmini bu kadar sevmesi de bilim kurgu janrındaki yarışın oldukça çekişmeli geçeceğini gösteriyor.

 

The Wandering Earth filmi oyuncularından Jin Mai Jaho: Bazıları The Wandering Earth filmi Çin bilim kurgu janrının şafağı olarak görüyor çünkü bilim kurgu Hollywood’un egemen olduğu bir janr.

 

 

Filmin konusuna gelecek olursak Dünya yine yok olmak üzere ve insanlık onu kurtarmak için elinden geleni yapacak. Bahsettiğimiz film Çin sineması ürünü olunca yine biraz abartı işin içine giriyor. Dünya’daki tüm devletler dengesizleşen güneşten Dünya’yı korumak için plan yapıyor. Plana göre Dünya’nın yüzeyine binlerce itici roket yerleştirilecek ve mavi gezegenimiz Güneş’in çekiminden kurtarılarak uzaya savrulacak. Amaç yeni bir Yıldız bularak insanlığı ve Dünya’yı kurtarmak. Kısacası filmdeki uzay gemisi Dünya’nın kendisi denebilir. Tabii yine her şey planlandığı gibi gitmeyecek. Dünya, Güneş’in çekiminden kurtulurken Jüpiter’e çarpma tehlikesiyle karşı karşıya gelecek ve olaylar gelişecek.

 

Armageddon ile 2001: A Space Odyssey arasında bir yerde tanımlanan film, Çin bilim kurgu sinemasının şafağı olarak görülüyor. The Wandering Earth filmi Çin bilim kurgu janrının şafağı olarak görülüyor olabilir ancak gözler şimdiden vizyon bekleyen diğer bilim kurgu filmlerde. 2019 gösterilmesi planlanan ve janrı bilim kurgu olan iki film daha var. Biri uzaylı istilasını konu edinen Shanghai Fortress, diğeri de ıssız bir gezegenden bozuk bir uzay aracıyla kurtulmaya çalışanları anlatan Pathfinder filmi. Kısacası Çin sinemasının altın yumurtlayan tavuğu bilim kurgu janrı mı bekleyip göreceğiz.

 

The Wandering Earth’ün yönetmeni Frant Gwo, hükümetin web portalı China.org.cn’ye verdiği demeçte: 2019, Çin’de bilim kurgu janrı ile gişe rekorları kıranların yılı olarak hatırlanabilir. Sadece başarılı bir film değil, birden fazla filmin ortaya çıkmasıyla ilgili.

 

Filmin başarısının nedenlerinden bahsetmek gerekirse, en önemli nokta senaryo diyebiliriz. Avrupa ve Hollywood sineması için biraz abartı bir senaryo olsa da Çinli seyirci bu tadı seviyor olsa gerek. The Wandering Earth filminin senaryosu The Three-Body Problem dizisinin yazarı ve Hugo ödülü kazanan ilk Çinli yazar olan Liu Cixin’in çalışmalarına dayanıyor. Cixin, “Wandering Earth, Çin bilim kurgu filmlerindeki boşluğu dolduruyor. Bu durum Çin bilim kurgu filmlerinin resmen yelken açmış olduğu anlamına geliyor” diyor.

 

Çin film sektörünün ABD’yi geçerek 2022’ye kadar dünyanın en büyük sinema sektörü haline gelmesi bekleniyor. Geçen yılın ilk çeyreğinde Çin sinema pazarı, ABD yapımı olan Ready Player One ve Pacific Rim gibi filmlerin Çin’de daha büyük gişe elde etmesiyle ABD’yi geçti. Ancak bilim kurgu filmleri Hollywood’dan ithal eden Çinli stüdyolar bilim kurgu janrına yatırım yapmayı ihmal etti. Tabii The Wandering Earth başarısından sonra işler değişeceğe benziyor.

 

The Wandering Earth adlı romanın yazarı Liu’ya göre, Çin ve ABD seyircileri arasındaki temel fark güven: Çin’de üreticiler, yatırımcılar ve seyirciler arasında güven inşa etmek en büyük zorluk. Büyük bir çoğunluk Çin bilim kurgu filmlerine inanmıyor. The Wandering Earth, vizyona girdiği ilk gün gişesi pek de iyi değildi. Çin yapımı bir bilim kurgu filmi hakkında çok fazla şüpheci vardı. Film olumlu eleştiriler aldığı için hızla ivme kazandı.

 

Filmin eleştirmenlerden aldığı olumsuz yorumlar ise oyuncuların duygu konusunda yetersiz kaldıkları ve tek boyutlu kadın karakterler oldu.

Son olarak The Wandering Earth yazarı Liu, Dünya’yı güneş sisteminden çıkarmanın gerekliliği hakkındaki eleştirilere yanıt olarak “Tabii ki yakında kaçmamız gerekmiyor… Bu bir film, gerçek yaşam değil” dedi.

Published On: 1 Mart 2019Categories: Genel